Merhaba; Sizi çok severek takip etmeme rağmen, ülkemizde yaşananlara tepkisiz kalıp, üstüne bir de mutlu pazarlar postu yayınlamanız beni üzdü. Bu nedenle üzülerek aranızdan ayrılıyorum. Dilerim Facebook-Twitter hesaplarınızda ki resimlere daha dikkatli bakmayı denersiniz. Çünkü bugün Türkiye için maalesef mutlu bir pazar değil!
Dilerim bunlar önceden programlanmış yazılardır. Öyleyse bile umarım, gündeme dair endişeleriniz blogunuzu unutmanıza sebep olduğundan bu programlanmış yazıları taslağa çevirmeyi unutmuşsunuzdur. Ama keşke mutlu pazarlar içerikli şu yazı olmasaydı. Bugün Türkiye için mutlu bir pazar değil. Demokratik hakkımız olan eylemlerde yaralanan, ölen insanlarımız için endişelenmekten uyuyamadığımız bir gecenin sabahı. Bir haber alırız belki diye giriyoruz biz internete. Size de tavsiye ederim. Düşüncemizi paylaşmasanız da acımızı, endişemizi paylaşabilecek sağ duyuyu beklerdim şahsen. Ben o sağ duyuyla gerekçemi bildirip bu blogdan ayrılarak tavrınızı protesto ediyorum
30 yaşındayım şimdiye kadar hep haksızlıkların karşısında oldum hakkı olanın hakkını almasının sonuna kadar tarafında oldum yüksek sesle bize ters gelen şeylere protestomuzu yapalım ama şunu da belirtmeden geçemicem annem ve babam son derece dindar insanlar ve yaşlılar babam tayyipe hiç oy vermedi amma annem verdi ve yinede babamla ben aynı görüşü paylaşmıyoruz annemle paylaşmıyoruz kuzenlerimin hepsi birbirinden farklı bir tıkla hayatımdan çıkaramam ki onları aynı görüşte değiliz diye aynı şekilde ailemden biri olmasada cep aynasını da çıkaramam hayatımdan çünkü cep aynam sessiz takipteyim ama seni arşivini okudum ve tanıdığıma inanıyorum seni ve zamanı geldiğinde yayınlıcanı biliyorum görüşlerini bide şu var cepaynam minik bebeği olan bi anneyim kayınpederim yatalak olduktan sonra bende ciddi panik atak başladı ve inanırmısın şu üç günde 3defa nöbet geçirdim ve bu çok kötü gerçekten hatta önceki gece durumum çok kötüydü ve kalp krizi geçiriyordum nerdeyse ölüyordum kalbim yerinde çıktı taktım kafaya yaşananları o yüzden uzak durmak zorundaydm yaşananlardan ama sağlığm elvermediği için ne dışarı çıkabiliyordum ne de evde iş yapabiliyordum o yüzden senin arşivinle tekrar başa döndüm neyse uzattım yine ben seni her halinle seviyorum cep aynam.....MERYEM
yaşanan olaylara tepkisiz kalmak imkansız! Yurt dışında olunması tüm yurttan habersiz olmak anlamını taşımıyor, aksine yaşananlar hiçbir kanalda haber edilmezken salt sosyal medyayı takip edenler sayesinde haberdar olunan bir durumdur ve acı olanda tepkisiz kalan insanların varlığıdır kanımca!!
Yurt dışında olunması tüm yurttan habersiz olmak anlamını tabi ki taşımıyor. Ancak yurt dışında olduğu için bloga bakamama gibi bir ihtimali de göz önünde bulundurmanız gerektiğini düşünüyorum. Böyle yargısız infaz yaparak elimize hiçbir şey geçmiyor. Bu duyarlılığımızı lütfen meydanlara çıkarak direnerek gösterelim kimin ne yaptığını nasıl bir durumda olduğunu bilmeden yorum yapmayalım lütfen. Ben cep aynasını tanıyan ve blogunu sürekli takip eden biri olarak haksızlık yaptığınızı düşünüyorum.
Ben de zaten böyle olduğunu düşündüğümü umduğumu söyledim yanlış anlaşılmasın. Kaldı ki bu eyleme fikren ortak olunmasa da sağ duyuyla destek olunması gerektiğini düşünüyorum yaralanan insanlar için. Ben sokağa çıksın herkes demem diyemem, bu benim demokratik hakkım olduğu kadar, tersi de böyle düşünmeyenlerin demokratik hakkıdır. Ben 'mutlu pazarlar' cümlesine içerlediğimi belirttim. Kimse üzerinde baskı kurmak niyetinde değilim. Oldukça samimiyetle fikrimi belirttim. Cep Aynası yurt dışındaysa, bu yazı umduğumuz gibi programlanmış bir yazıysa da geri adım atmaktan çekinmem tabi ki. Kibre gerek yok, eleştirdiğimiz imaja bürünmeyeceğim elbette.
Ülkemizin geçtiği bu zor günlerde, insan haklarına, demokrasiye açıkça saldırılıyor, insanlar bütün dünyanın gözü önünde öldürülüyor, kolları, kulakları kopartılarak, gözleri çıkarılarak, hayati organlarına hedef alınarak gaz bombası atılarak yaralanıyorken ve medya üç maymunu oynarken, hepimiz elimizden geldiğince bu durumu internet, sosyal medya, bloglarımız, web sitelerimiz aracılığı ile Türkiye ve dünyanın dört bir yanıyla paylaşmaya çalışıyoruz. Yapılması gereken de budur. Ama Cep Aynası yurt dışında ise bloguna ulaşamaz bir durumda olabilir ve önceden yayınlanmasını programladığı bir yazıya müdahale edemiyor olabilir. Ben zaman zaman 15 gün hatta bir ay internet erişimim olmayan yolculuklara çıkıyorum. Akıllı telefon vs de kullanmıyorum. Telefonla haber alıyorum ama internete ulaşamıyorum. Kendisi de bu durumda olabilir. Yargısız infaz yapmayalım. Diren Gezi! Diren Türkiye!
Uzun zamandır takip ederim Cepaynasını, böyle kendisi yokken onu yargılamak hiç hoş olmuyor. Kaldı ki insanları bu katagorize etme durumları nedir? herkes ne istiyorsa onu yapar, hemen saldırıya geçmek ne kötü.
ben de cep aynasının sessiz takipçilerindenim. benim her nete girişimde ilk girdiğim adrestir burası zira masaüstü fotolarımı burdan seçmek gibi bi takıntı başladı şahsımda:)bazen sabahın köründe bile girsem görüyorum ki o günün postu yayınlanmış yani postlar otomatik yayınlanıyo bence.. ayrıca kendisinin önceki postları takip edilirse sağduyusu ve fikirleri daha net anlaşılır diye düşünüyorum..
Bir süredir ülkede olup bitenlerden haberdar olmak için bloglara giremiyorum ve takip edemiyorum. Bugün şöyle bir bakayım dediğimde, benim daha ilk blog yazmaya başladığımda cesaret aldığım ve kendimi çok yakın hissettiğim Cepaynamın yazısını gördüm. Hiç de haketmediği şekilde aldığı bu tepkiyi çok yersiz buluyorum ve Cepaynamın yanında duruyorum. Günlerdir ülkem için endişeleniyor, elimden geldiğince destek oluyor ve ülkemin gerektiğinde nasıl birlik olduğunu görüp gurur duyuyorum. Böyle bir dönemde dilenen mutlu bir pazar günü bana sadece iyi gelir, sonuçta iyi bir dilek hiç bir şekilde kötü hissettirmez insanı. Ayrıca, bu yaşananlar özgürlük için verilen bir direniş için oluyorken, kendi boğunda istediğini paylaşma özgürlüğü olan bizleri bu şekilde yargılama konusuna bir anlam veremedim. Cepaynam, sen hep buralarda ol ve bize güzel dileklerini gönder... Seni çok seviyorum. Ülkemizin her zaman yanında olduğunu biliyor ve hissediyorum...
Ben de çok üzüldüm yorumlara... Özgürlük için dışarı dökülenlerin bir başkasına "sen nasıl tepkisiz kalırsın" demek blogunu istediği gibi kullanma özgürlüğüne baskı değil mi????
Bende cep aynasının sessiz takipçilerindenim..hayranlıkla takip ettiğim ve bloğumu ilk açtığımda acaba bugün ne var diye merakla keyif ladığım ve aynı zamanda dekor konusunda faydalandığım ve çok sevdiğim bir blog..ama ben de bu eleştirilere çok üzüldüm.. tanıdığım kadarıyla düşünceleri ve tavrı net bir insan....bende bayrağımı aldım günlerce sokaklarda eylemler katıldım çocuklarımla beraber, ama bu benim bloglara bakmama engel değil....türk medyasının taraflı yaklaşımı yüzünden birçok insanın bu gezi parkı eylemini sosyal medyalardan öğrendiği doğrudur..ama be bu eylemlere cep aynasının tepsiziz kalacağını düşünmüyorum....bireysel olarak oda kendi hayatında düşünce özgürlüğü itibarı ile kendi tavrını mutlaka koymuştur ortaya..ama bunu illa blogta yayınlayacak diye bir kural yok..yada benim gece yada gündüz eylemler katılıp aynı zamanda bloğumda yaptığım bir yemeği yada yaptığım bir objeyi yayınlamam benim tavrımı ortaya koymadığım anlamın agelmez..lütfen eleştirirken daha doğru eeleştiri yapalım ...mesela bugün yılmaz özdilin yazısı var gazetede ..ikigün tatil diyerek yazı yazmamış..öylesine zehir zemberek laflara maruz kalmışki öyle böyle değil..ve hepsinide yayınlamış..ama karısı sürpriz bir ameliyata girdiği için refakatci olmuş yanında..yani , yazar ,gazeteci,sanatcı kim olursa olsun herkezin hayatında böyle beklenmedik olaylar olabilir..benim gezetecileri kayırdığımdan falan değil..ama böyle şeyler hayatın içendedir...o yüzden lütfen eleştirirken biraz daha hoşgörülü olalım ve de kırıcı olmayalım....
Ya bu ne saçmalık tepkisiz kalmayalım, tepkisiz kalmayalım..Bu nasıl bir baskı..Herkes siyaseti bloguna taşımak zorunda değilki...Burda tepki göstermeyen ,belki zaten başka yerde gerekeni yapıyordur. İyice cılkı çıktı bu işin...Gümeyelim eğlenmeyelim... ne o direniyoruz..Yok böyle bişey arkadaşlar..Elimizden geleni yapalım..yapmayana saygı gösterelim...Bir bloglarımız var kafamızı boşaltacak , onlarıda rahat bırakmıyorlar...
Merhaba;
YanıtlaSilSizi çok severek takip etmeme rağmen, ülkemizde yaşananlara tepkisiz kalıp, üstüne bir de mutlu pazarlar postu yayınlamanız beni üzdü. Bu nedenle üzülerek aranızdan ayrılıyorum. Dilerim Facebook-Twitter hesaplarınızda ki resimlere daha dikkatli bakmayı denersiniz. Çünkü bugün Türkiye için maalesef mutlu bir pazar değil!
Kesinlikle size katılıyorum!
SilArkadaşlar yapmayın, bu önceden planlanmış bir post !
SilDilerim bunlar önceden programlanmış yazılardır. Öyleyse bile umarım, gündeme dair endişeleriniz blogunuzu unutmanıza sebep olduğundan bu programlanmış yazıları taslağa çevirmeyi unutmuşsunuzdur.
YanıtlaSilAma keşke mutlu pazarlar içerikli şu yazı olmasaydı.
Bugün Türkiye için mutlu bir pazar değil. Demokratik hakkımız olan eylemlerde yaralanan, ölen insanlarımız için endişelenmekten uyuyamadığımız bir gecenin sabahı. Bir haber alırız belki diye giriyoruz biz internete. Size de tavsiye ederim.
Düşüncemizi paylaşmasanız da acımızı, endişemizi paylaşabilecek sağ duyuyu beklerdim şahsen. Ben o sağ duyuyla gerekçemi bildirip bu blogdan ayrılarak tavrınızı protesto ediyorum
30 yaşındayım şimdiye kadar hep haksızlıkların karşısında oldum hakkı olanın hakkını almasının sonuna kadar tarafında oldum yüksek sesle bize ters gelen şeylere protestomuzu yapalım ama şunu da belirtmeden geçemicem annem ve babam son derece dindar insanlar ve yaşlılar babam tayyipe hiç oy vermedi amma annem verdi ve yinede babamla ben aynı görüşü paylaşmıyoruz annemle paylaşmıyoruz kuzenlerimin hepsi birbirinden farklı bir tıkla hayatımdan çıkaramam ki onları aynı görüşte değiliz diye aynı şekilde ailemden biri olmasada cep aynasını da çıkaramam hayatımdan çünkü cep aynam sessiz takipteyim ama seni arşivini okudum ve tanıdığıma inanıyorum seni ve zamanı geldiğinde yayınlıcanı biliyorum görüşlerini bide şu var cepaynam minik bebeği olan bi anneyim kayınpederim yatalak olduktan sonra bende ciddi panik atak başladı ve inanırmısın şu üç günde 3defa nöbet geçirdim ve bu çok kötü gerçekten hatta önceki gece durumum çok kötüydü ve kalp krizi geçiriyordum nerdeyse ölüyordum kalbim yerinde çıktı taktım kafaya yaşananları o yüzden uzak durmak zorundaydm yaşananlardan ama sağlığm elvermediği için ne dışarı çıkabiliyordum ne de evde iş yapabiliyordum o yüzden senin arşivinle tekrar başa döndüm neyse uzattım yine ben seni her halinle seviyorum cep aynam.....MERYEM
YanıtlaSilmerhaba cepaynası şuan seyahatte,yurt dışında ben eminim bu olaylar karşısında asla duyarsız kalmazdı...
YanıtlaSilkalamazdı,
yaşanan olaylara tepkisiz kalmak imkansız! Yurt dışında olunması tüm yurttan habersiz olmak anlamını taşımıyor, aksine yaşananlar hiçbir kanalda haber edilmezken salt sosyal medyayı takip edenler sayesinde haberdar olunan bir durumdur ve acı olanda tepkisiz kalan insanların varlığıdır kanımca!!
YanıtlaSilYurt dışında olunması tüm yurttan habersiz olmak anlamını tabi ki taşımıyor. Ancak yurt dışında olduğu için bloga bakamama gibi bir ihtimali de göz önünde bulundurmanız gerektiğini düşünüyorum. Böyle yargısız infaz yaparak elimize hiçbir şey geçmiyor. Bu duyarlılığımızı lütfen meydanlara çıkarak direnerek gösterelim kimin ne yaptığını nasıl bir durumda olduğunu bilmeden yorum yapmayalım lütfen. Ben cep aynasını tanıyan ve blogunu sürekli takip eden biri olarak haksızlık yaptığınızı düşünüyorum.
YanıtlaSilBen de zaten böyle olduğunu düşündüğümü umduğumu söyledim yanlış anlaşılmasın. Kaldı ki bu eyleme fikren ortak olunmasa da sağ duyuyla destek olunması gerektiğini düşünüyorum yaralanan insanlar için. Ben sokağa çıksın herkes demem diyemem, bu benim demokratik hakkım olduğu kadar, tersi de böyle düşünmeyenlerin demokratik hakkıdır. Ben 'mutlu pazarlar' cümlesine içerlediğimi belirttim. Kimse üzerinde baskı kurmak niyetinde değilim. Oldukça samimiyetle fikrimi belirttim. Cep Aynası yurt dışındaysa, bu yazı umduğumuz gibi programlanmış bir yazıysa da geri adım atmaktan çekinmem tabi ki. Kibre gerek yok, eleştirdiğimiz imaja bürünmeyeceğim elbette.
SilÜlkemizin geçtiği bu zor günlerde, insan haklarına, demokrasiye açıkça saldırılıyor, insanlar bütün dünyanın gözü önünde öldürülüyor, kolları, kulakları kopartılarak, gözleri çıkarılarak, hayati organlarına hedef alınarak gaz bombası atılarak yaralanıyorken ve medya üç maymunu oynarken, hepimiz elimizden geldiğince bu durumu internet, sosyal medya, bloglarımız, web sitelerimiz aracılığı ile Türkiye ve dünyanın dört bir yanıyla paylaşmaya çalışıyoruz. Yapılması gereken de budur.
YanıtlaSilAma Cep Aynası yurt dışında ise bloguna ulaşamaz bir durumda olabilir ve önceden yayınlanmasını programladığı bir yazıya müdahale edemiyor olabilir. Ben zaman zaman 15 gün hatta bir ay internet erişimim olmayan yolculuklara çıkıyorum. Akıllı telefon vs de kullanmıyorum. Telefonla haber alıyorum ama internete ulaşamıyorum. Kendisi de bu durumda olabilir. Yargısız infaz yapmayalım.
Diren Gezi! Diren Türkiye!
Uzun zamandır takip ederim Cepaynasını, böyle kendisi yokken onu yargılamak hiç hoş olmuyor. Kaldı ki insanları bu katagorize etme durumları nedir? herkes ne istiyorsa onu yapar, hemen saldırıya geçmek ne kötü.
YanıtlaSilben de cep aynasının sessiz takipçilerindenim. benim her nete girişimde ilk girdiğim adrestir burası zira masaüstü fotolarımı burdan seçmek gibi bi takıntı başladı şahsımda:)bazen sabahın köründe bile girsem görüyorum ki o günün postu yayınlanmış yani postlar otomatik yayınlanıyo bence.. ayrıca kendisinin önceki postları takip edilirse sağduyusu ve fikirleri daha net anlaşılır diye düşünüyorum..
YanıtlaSilBir süredir ülkede olup bitenlerden haberdar olmak için bloglara giremiyorum ve takip edemiyorum. Bugün şöyle bir bakayım dediğimde, benim daha ilk blog yazmaya başladığımda cesaret aldığım ve kendimi çok yakın hissettiğim Cepaynamın yazısını gördüm. Hiç de haketmediği şekilde aldığı bu tepkiyi çok yersiz buluyorum ve Cepaynamın yanında duruyorum.
YanıtlaSilGünlerdir ülkem için endişeleniyor, elimden geldiğince destek oluyor ve ülkemin gerektiğinde nasıl birlik olduğunu görüp gurur duyuyorum. Böyle bir dönemde dilenen mutlu bir pazar günü bana sadece iyi gelir, sonuçta iyi bir dilek hiç bir şekilde kötü hissettirmez insanı.
Ayrıca, bu yaşananlar özgürlük için verilen bir direniş için oluyorken, kendi boğunda istediğini paylaşma özgürlüğü olan bizleri bu şekilde yargılama konusuna bir anlam veremedim.
Cepaynam, sen hep buralarda ol ve bize güzel dileklerini gönder...
Seni çok seviyorum.
Ülkemizin her zaman yanında olduğunu biliyor ve hissediyorum...
Bu arada fotoğraflar yine harika...
Şimdi gördüm yorumları.
YanıtlaSilÜzüldüm:(
Ben de çok üzüldüm yorumlara...
YanıtlaSilÖzgürlük için dışarı dökülenlerin bir başkasına "sen nasıl tepkisiz kalırsın" demek blogunu istediği gibi kullanma özgürlüğüne baskı değil mi????
Bende cep aynasının sessiz takipçilerindenim..hayranlıkla takip ettiğim ve bloğumu ilk açtığımda acaba bugün ne var diye merakla keyif ladığım ve aynı zamanda dekor konusunda faydalandığım ve çok sevdiğim bir blog..ama ben de bu eleştirilere çok üzüldüm.. tanıdığım kadarıyla düşünceleri ve tavrı net bir insan....bende bayrağımı aldım günlerce sokaklarda eylemler katıldım çocuklarımla beraber, ama bu benim bloglara bakmama engel değil....türk medyasının taraflı yaklaşımı yüzünden birçok insanın bu gezi parkı eylemini sosyal medyalardan öğrendiği doğrudur..ama be bu eylemlere cep aynasının tepsiziz kalacağını düşünmüyorum....bireysel olarak oda kendi hayatında düşünce özgürlüğü itibarı ile kendi tavrını mutlaka koymuştur ortaya..ama bunu illa blogta yayınlayacak diye bir kural yok..yada benim gece yada gündüz eylemler katılıp aynı zamanda bloğumda yaptığım bir yemeği yada yaptığım bir objeyi yayınlamam benim tavrımı ortaya koymadığım anlamın agelmez..lütfen eleştirirken daha doğru eeleştiri yapalım ...mesela bugün yılmaz özdilin yazısı var gazetede ..ikigün tatil diyerek yazı yazmamış..öylesine zehir zemberek laflara maruz kalmışki öyle böyle değil..ve hepsinide yayınlamış..ama karısı sürpriz bir ameliyata girdiği için refakatci olmuş yanında..yani , yazar ,gazeteci,sanatcı kim olursa olsun herkezin hayatında böyle beklenmedik olaylar olabilir..benim gezetecileri kayırdığımdan falan değil..ama böyle şeyler hayatın içendedir...o yüzden lütfen eleştirirken biraz daha hoşgörülü olalım ve de kırıcı olmayalım....
YanıtlaSilBaskıcı ve ön yargılı bir toplum olmuş çıkmışız gördüğüm kadarıyla...
YanıtlaSilYa bu ne saçmalık tepkisiz kalmayalım, tepkisiz kalmayalım..Bu nasıl bir baskı..Herkes siyaseti bloguna taşımak zorunda değilki...Burda tepki göstermeyen ,belki zaten başka yerde gerekeni yapıyordur. İyice cılkı çıktı bu işin...Gümeyelim eğlenmeyelim... ne o direniyoruz..Yok böyle bişey arkadaşlar..Elimizden geleni yapalım..yapmayana saygı gösterelim...Bir bloglarımız var kafamızı boşaltacak , onlarıda rahat bırakmıyorlar...
YanıtlaSil