12 Eylül 2009 Cumartesi

yağmur...

yine kör karanlıkta uyandım diyorum,
gözlerimi yeniden kapatırken...

işte o anda,
yağmur sesini duyuyorum...
hafifçe doğrulup(doğrulmak
daha kolay artık benim için)
telefona uzanıyorum...
saat:09.20...
vayyy...
iyi uyumuşum...


pencere açık...
yavaşça kalkıyorum(evet artık kendi kendime kalkabiliyorum),
walker ile pencereye yöneliyorum...

evet...
aylardır süren sıcak havanın ardından,
serin,yağmurlu hava...
içime çekiyorum mis gibi
toprak kokusunu...


hafif ürpertiyor serinlik...
kapatıyorum pencereyi...
cama vuran yağmura,
otobanda giden arabalara bakıyorum keyif ile...

.
.
.


hala yağıyor yağmur...
dolanıyorum nette...

veeeeeeeeeeeee....
bu vazoları görüyorum...
.
böyle yağmurlu günlerde,
vazolar,kavanozlar da üşüyor olabilir mi?
eski çoraplar,kazak kolları...
hem vazoları,kavanozları,
hem de içimizi ısıtabilir mi,
diye düşünüyorum...............
.

1 yorum: